Batman ve Superman 'ı bir araya getirip, bizi Supergirl ile tanıştıran, ardından Wonder Woman 'ı da işin içine katıp Darkseid 'e karşı mücadelelerini izleten 2010 yapımı bir animasyon Superman/Batman: Apocalypse.
Darkseid 'e karşı verilen mücadelede herhangi bir karakter derinliği beklentisi içine girmemek gerekmekle beraber, Supergirl 'in ortaya çıkışını, Darkseid 'i, Cennet Adası 'nı ve Apocalypse 'i görmemiz dışında pek ilginç bir tarafıda yok açıkçası animasyonun. Belki değinilmesi gereken bir noktada Granny Goodness tarafından yönetilen Female Furies 'i görüyor olmamız.
Kabaca hikayeye değinmek gerekirse, Kara 'nın, yani Supergirl 'in ortaya çıkışıyla başlıyor macera. Kara, güçlerini kullanmayı öğrenebilmek için Wonder Woman ile Cennet Adası 'na gider. Bu arada, Darkseid 'de Kara 'yı cennet adasından kaçırıp ordularının başına geçirmeyi istemektedir. Bu nedenle Doomsday ve klonları ile adaya saldırır.
Bu noktada, animasyonun yeterli karakter derinliğini sunamadığını tekrar hatırlatmak isterim. Lakin, işin karizma ve zeka eksiğini kapatan karakter gene Batman oluyor haliyle. Örneğin Darkseid 'in adaya saldırı planını çözebilen ( kalabalık klonlar amazonları ve kahramanlarımızı meşgul ederken, arka planda Kara 'yı kaçırmayı başarır Darkseid ) ilk olarak Batman 'dir. Ki, Darkseid 'de hakkını verir bu konuda Batman 'ın. Kara Şövalye Kara 'yı geri vermesi için Darkseid 'i kendi silahıyla gezegeni ( Apokolips ) yok etmekle tehdit ederken, Darkseid 'in yorumu şu olur:
- İyi oynadın. Kriptonlu veya o Amazon, böylesi bir kumara girselerdi, kaybederlerdi. Onlarda başarıya ulaşmak için koca bir gezegeni yok edebilecek irade yok...
Yani bu kadar düz bir animasyonda dahi, Batman bir karakter olarak yarı tanrıların üzerinde değer görüyor. Açıkçası DC 'yi bu konuda taktir etmemek elde değil. Elbette, Superman 'da kendi payına düşeni alıyor hikayede. Metropolis 'te Superman için dikilen meşhur heykel gözümüze sokulmakta. Kara 'da :
- Demek onların şampiyonu sensin, öyle görüyorlar seni...
diyerek, DC 'nin yaptığı bu rol dağılımının bir özetini geçiyor bize. Şampiyon kavramını, bir tanrı avatarı olarak nitelemekte mümkün diye düşünüyorum. Bu arada, Kara 'nın henüz güçleri üzerinde tam hakimiyeti olmadığı için bu heykeli yanlışlıkla ikiye bölmeside eğlenceliydi. Gene de, yukarıda vurguladığım gibi, bu kadar zorlamaya gelecek derinlikte bir hikayeye sahip değil animasyon. Eklemem lazım ki, çizim kalitesi olarak da çok memnun edici bulamadım. Aksiyon namına daha memnun edici olduğunu ise söyleyebilirim, ki özellikle kahramanlarımız Wonder Woman ve Barda 'nın, Female Furies ile yaptığı kapışma en eğlenceli ve izlenebilir aksiyon sahnelerine sahip idi.
Sürekli belli bir derinliğe sahip olmadığından dem vurmaktayım, bunun nedenlerinden biriside özellikle Batman 'den alışık olduğumuz o etkileyici diyalog veya monologların azlığı. Genede, en akılda kalıcı olanı, Kara 'nın Batman 'den "suratsız hıyar" diye bahsettiği an...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder