22 Temmuz 2015 Çarşamba

Aliens vs. Predator: Requiem


Staruse kardeşlerin yönetmenliğini yaptığı, 2007 yapımı devam filmi. Alien ve Predator 'leri karşı karşıya getiren ticari zekanın ürünü olan serinin ikinci filmi. 

Giriş, gelişme ve sonuç bölümlerini ayrı ayrı ele almak gerekirse, teen slasher gibi başlayıp, ilerledikçe barındırdığı gore öğelerle alien (veya predator) felsefesine ne gibi katkılar yaptığını bolca düşündürten ve özellikle de alien serilerinden hiç de alışık olmadığımız bir şekilde mekan olarak bir kasabayı seçmesinden hareketle de gerilimden ziyade bilindik korku filmi öğeleriyle ayakta durmaya çalışacağı izlemini veren bir film. Arada sırada havuz, hastane, en güzeli de kanalizasyon gibi klostrofobik mekanların kullanımıyla zeki bir hareket yaptığı izlenimi verse de, bu mekanlardan atmosfer manasında fazla faydalanılmamış ve açıkçası sonuca ulaşırken yapmacık gözüken bir kadın kahraman miti yaratma çabası nedeniylede finali güme gitmiş bir film.
Sürekli gece karanlığında hareket edilmesi, yaratık ve predator çarpışmalarında ve özelliklede alien saldırılarında kötü kamera açıları ile sürekli yakın plan çalışılması da filmi izlenmesi zor ve anlaşılmaz aksiyon sahneleri bütünü haline getirmiş.

Gore öğeler demiştik, bu iğrençlik seçimi bilinçli yapılmış olsa gerek ki, daha filmin başında minicik bir çocuğun midesinden çıkan xenomorph sahnesi, kanalizasyonda bok içine anahtar arama ve en nihayetinde insan derisi yüzme gibi kavramlarla bu vurgu güçlenmiş oluyor.

Karakterler çok uzunca bir süre -sonuç bölümüne kadar- çok hızlı geçtiği, çok az diyaloga sahip olduğu için, film belirtildiği üzere anlamsız aksiyonlar bütünü şeklinde devam ediyor uzunca bir süre. Hatta bir kamyonet anahtarı bir çok oyuncudan daha önemli bir role sahip filmde. Aynen bu şekilde, uzunca bir müddet, kimin neden bu filmde olduğu falan anlaşılamıyor. Aynı şey uzunca süre yaratık – predator ikilisi içinde geçerli. Onlarda sadece takılıyorlar gibi görünüyor filmde. Avcı, avlanıyor. Av üremeye çalışıyor. Bu arada üremeye dair filmin enteresan bir vurgusu var, zaten hamile kadınların kuluçka için seçilmesi de, gene teen slasher derken kast ettiğimiz elm sokağında kabus tarzına uygun bir hareket. Film aslında doğanın erkeğe biçtiği rolü, yani üremeyi de, aynı bir hayvan gibi içgüdüsel bir tavır olarak yaratıklara yüklerken, kadınında görevi doğurganlığa getiriyor lafı bu sahnede. . Predator kırması xenomorph yeterince garip bir fikir zaten, bir adım ötesi için yaratıkların aslında insanlardan da özellikler taşıdığı vurgusu mu yapılıyor acaba, merak ettim...

Dediğim gibi Alien felsefesine yaptığı veya yapmadığı katkı oturup uzun uzun düşünülebilir. Gerçi hepi topu iki sahne var bunun üzerine konuşulabilecek, bir de elbetteki filmin sonu. Görüyoruz ki gene mürettebat gözden çıkarılabilir olarak değerlendirilmekte. Açıkçası bu kadar kesin bir çözüm beklemezdim, sanki filmin süresi kısa tutulmaya çalışıldığı için hiç sündürülmeden bağlanmış filmin sonu, yoksa eleştirel ton biraz daha yükseltilebilirmiş gibi duruyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder